'Beni çıldırtmayın, deli etmeyin'
Yaşar Nuri Öztürk, Muhallebi Kralı programında tartışılacak açıklamalar yaptı. Okan Bayülgen'in "Kur'an tefsiri nasıl okunsun?" sorusu üzerine tepki gösteren Öztürk, "Tefsiri deme Okan Bey, işi çıkmaza sokma" dedi. Öztürk, konuklardan birine de, "Beni çıldırtmayın, deli etmeyin. Ben bayram haftası diyorum siz mangal tahtası diyorsunuz" diye çıkış
TV8 ekranlarında yayınlanan Okan Bayülgen'in Muhallebi Kralı programına konuk olan İlahiyat Profesörü Yaşar Nuri Öztürk, İslam dini hakkında bilgiler verirken çıldırdı.
Batıl inançlar üzerine konuşan Öztürk'e Bayülgen, "Bizim gördüğümüz hocalar önce Arapçasını söyleyip sonra Türkçesini söylüyorlar. Siz Arapçasını söylemiyorsunuz" dedi.
"Çok gerekirse, birisi itiraz ederse, öyle bir şey yok Kur'an'da derse kafasına vurursunuz" diyen Öztürk, "Onun dışında ben Arapçasını niye okuyayım" diye konuştu.
"ALLAH HER DİLDE KUR'AN İNDİRMİŞ"
Bunun üzerine Bayülgen, "Kur'an tefsiri nasıl okunsun?" diye sordu.
Bu soru üzerine tepki gösteren Öztürk, "Tefsiri deme Okan Bey. Tefsiri dediğin zaman işi çıkmaza, dağa, tepeye atıyorsun. Kur'an'ın kendisini okusun. Kur'an nasıl okuyacağını kendi tarif etmiş Bildiğiniz dildeki tercümesini veya Arapça biliyorsunuz orjinalini okuyacaksınız. Ben orjinalini okurum çünkü ben Türkçe'den önce Arapça öğrendim. Ama Arapça bilmeyen bir insan nasıl okuyacak. İmam-ı Azamın bir sözü var; 'Kur'an'ın tercümesi yok demek Kur'an'ın manası yok demektir', ağzınızdan çıkanı duyun diyor. Aynı sözü bin 270 sene sonra Mustafa Kemal Atatürk söylemiştir" açıklamalarında bulundu.
Allah'ın her dilde Kur'an indirdiğini söyleyen Öztürk, "Orada yalan söylüyorlar. Orjinal dil diye bir şey yok" dedi.
"ÖLÜ İÇİN KUR'AN OKUMAK DİYE BİR ŞEY YOK"
"Bugün ölüler için 7'nci gece, 40'nci geceden tutun helva pişirmemize kadar uygulamalar var" diyen Yaşar Nuri Öztürk, "Peypamberimizin bize öğrettiği ölü evine yemek götürülür. Ölü evinde yemek yemeye gider herkes, helva yemeğe gider. Nereden geliyor, Şamanizm'den. O 40'nci geceler, hatim indirmeler, ölü için Kur'an okumalar hepsi Şamanizm'den ama İslam cilasıyla. Şunu herkes bilsin Hz. Muhammed'in hayatında ölü için Kur'an okumak diye bir şey yoktur, mezarda Kur'an okumak diye bir şey yok. Bunu isteyenlere sürekli itiraz etmiştir. Ölüleriniz için fakirlere, yoksullara, yetimlere, dullara yardım edin diyor" şeklinde konuştu.
Programın konuklarından Berrin Hanım, "Mevlüt de yoktur o zaman hocam" deyince Öztürk çıldırdı.
"Ne mevlütü hanımefendi beni çıldırtmayın" karşılığını veren Öztürk, "Mevlüt 13. yüzyıl Osmanlı'da ortaya çıkmış bir şey. Lütfen bunları biraz okuyun, beni deli etmeyin. Ben bayram haftası diyorum siz mangal tahtası diyorsunuz" diye çıkıştı. BEYAZ GAZETE
.jpg)
Batıl inançlar üzerine konuşan Öztürk'e Bayülgen, "Bizim gördüğümüz hocalar önce Arapçasını söyleyip sonra Türkçesini söylüyorlar. Siz Arapçasını söylemiyorsunuz" dedi.
"Çok gerekirse, birisi itiraz ederse, öyle bir şey yok Kur'an'da derse kafasına vurursunuz" diyen Öztürk, "Onun dışında ben Arapçasını niye okuyayım" diye konuştu.
"ALLAH HER DİLDE KUR'AN İNDİRMİŞ"
Bunun üzerine Bayülgen, "Kur'an tefsiri nasıl okunsun?" diye sordu.
Bu soru üzerine tepki gösteren Öztürk, "Tefsiri deme Okan Bey. Tefsiri dediğin zaman işi çıkmaza, dağa, tepeye atıyorsun. Kur'an'ın kendisini okusun. Kur'an nasıl okuyacağını kendi tarif etmiş Bildiğiniz dildeki tercümesini veya Arapça biliyorsunuz orjinalini okuyacaksınız. Ben orjinalini okurum çünkü ben Türkçe'den önce Arapça öğrendim. Ama Arapça bilmeyen bir insan nasıl okuyacak. İmam-ı Azamın bir sözü var; 'Kur'an'ın tercümesi yok demek Kur'an'ın manası yok demektir', ağzınızdan çıkanı duyun diyor. Aynı sözü bin 270 sene sonra Mustafa Kemal Atatürk söylemiştir" açıklamalarında bulundu.
Allah'ın her dilde Kur'an indirdiğini söyleyen Öztürk, "Orada yalan söylüyorlar. Orjinal dil diye bir şey yok" dedi.
"ÖLÜ İÇİN KUR'AN OKUMAK DİYE BİR ŞEY YOK"
"Bugün ölüler için 7'nci gece, 40'nci geceden tutun helva pişirmemize kadar uygulamalar var" diyen Yaşar Nuri Öztürk, "Peypamberimizin bize öğrettiği ölü evine yemek götürülür. Ölü evinde yemek yemeye gider herkes, helva yemeğe gider. Nereden geliyor, Şamanizm'den. O 40'nci geceler, hatim indirmeler, ölü için Kur'an okumalar hepsi Şamanizm'den ama İslam cilasıyla. Şunu herkes bilsin Hz. Muhammed'in hayatında ölü için Kur'an okumak diye bir şey yoktur, mezarda Kur'an okumak diye bir şey yok. Bunu isteyenlere sürekli itiraz etmiştir. Ölüleriniz için fakirlere, yoksullara, yetimlere, dullara yardım edin diyor" şeklinde konuştu.
Programın konuklarından Berrin Hanım, "Mevlüt de yoktur o zaman hocam" deyince Öztürk çıldırdı.
"Ne mevlütü hanımefendi beni çıldırtmayın" karşılığını veren Öztürk, "Mevlüt 13. yüzyıl Osmanlı'da ortaya çıkmış bir şey. Lütfen bunları biraz okuyun, beni deli etmeyin. Ben bayram haftası diyorum siz mangal tahtası diyorsunuz" diye çıkıştı. BEYAZ GAZETE