Abd Kongresi'nde Türkiye Tartışıldı Washıngton

ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nde düzenlenen "Türkiye'nin Yeni Dış Politika Yönelimi: Türk-Amerikan İlişkilerine Etkileri" başlıklı oturumda, Türkiye'ye, özellikle İran ve Ortadoğu konularında eleştiriler yöneltildi.

ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nde düzenlenen "Türkiye'nin Yeni Dış Politika Yönelimi: Türk-Amerikan İlişkilerine Etkileri" başlıklı oturumda, Türkiye'ye, özellikle İran ve Ortadoğu konularında eleştiriler yöneltildi.
Oturumun açılış konuşmasını yapan komite başkanı, Demokrat Parti California milletvekili Howard Berman, "ABD'nin önemli müttefiki" olarak nitelediği Türkiye'nin İran, İsrail ve Filistin konularında izlediği siyasette "endişe verici dönüşümler olduğunu" iddia etti. ABD Dışişleri Bakanlığının bir yetkilisinin, "Türkiye'nin yönelimi ve ABD ile stratejik ortaklığına bağlılığı konusunda soru işaretleri var" dediğini öne süren Berman, "Bu kaygıları duyanlar arasında ben de varım" dedi.
Berman, "AK Parti hükümetinin dış politikasında olumsuz değişim yaptığını, bunun Şubat 2006'da Hamas lideri Halit Meşal'in Türkiye'ye davet edilmesinden bu yana açıkça ortada olduğunu" iddia ederek, "O dönemde Türkler, Hamas'ı ılımlılaştırmayı umduklarını söylediler, ancak şimdi, Türkiye ile Hamas arasındaki düzenli temasların 4 yılı aşkın süredir devam etmesiyle birlikte şurası açık ki, Hamas hiç de değişmedi, ancak Türkiye değişti" diye konuştu.
"Türkiye'nin, İran ile giderek yakınlaştığını, AK Parti ile İnsani Yardım Vakfı arasında görünür bağlar bulunduğunu" ileri süren Berman, "Bu olaylar ile İsrail'in Gazze yardım gemilerine saldırısı ve Türkiye'nin İran'a yaptırım oylamasında 'hayır' oyu kullanması gibi gelişmelerin Türkiye ile ilgili kaygıları artırdığını ve birçok sorunun sorulmasına yol açtığını" savundu. 

-"TARTIŞMA GÖTÜRMEZ" KONULAR...- 

Bazı noktaların tartışma götürmez olduğunu ileri süren Berman, bunları şöyle sıraladı: 
"Türkiye, gerçekten de Ortadoğudaki duruşunu geliştirme peşinde. Bazıları, Ortadoğu'ya öncülük etme peşinde olduğunu ve İsrail'e yönelik eleştirileri ve Hamas'a verdiği desteği bu girişimini desteklemek için kullandığını söylüyor. Türkiye'nin Hamas ile temasları saldırgan bir nitelikte. Bu, barış yanlısı Filistin Yönetimi'ne ve nihayetinde barış umutlarına zarar veriyor. Türkiye'yi, Hamas'ı terör örgütü olarak görmeye zorlayamasak da Ankara'dan, önemli müttefiki olan ABD'nin terör listesine saygı göstermesini beklemeliyiz. Bu, ABD'nin ayrılıkçı terör örgütü PKK'ya karşı mücadelede Türkiye'ye aktif biçimde yardım ettiği ve Aralık 2007'den beri de anlık istihbarat sağladığı göz önüne alındığında, özellikle bir gerçek. 
Türkiye'nin 1915 olaylarını 'soykırım' olarak tanıması çok önemli. Bu nedenle bu komite, konuyla ilgili tasarıları defalarca kabul etti. Türklerin, geçmişleriyle uzlaştıkları takdirde, kendilerini ve çocuklarını büyük ahlaki yükten kurtardıklarını keşfedeceklerine inanıyorum. Kıbrıs konusunda daha fazla ilerleme görmek istiyoruz. Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs'ta bulundurduğu, absürtçe yüksek sayıdaki askerinin miktarını azaltmasının zamanı. Türkiye, Kuzey Kıbrıs'a Türk vatandaşlarını yerleştirmeyi kesmeli."
Türkiye'de gerçek bir basın özgürlüğü görmek istediklerini de belirten Berman, bir basın grubuna verilen vergi cezasına da değindi. Gazeteleri boykot çağrısını eleştiren Berman şöyle devam etti:
"Türkiye'deki dini azınlıklara tam özgürlük sağlanmasını da istiyoruz. Türkiye'nin, Fener Rum Patrikhanesinin 'ekümeniklik' statüsünü tanımasının ve Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasına izin vermesinin zamanı."
Berman, "bu sorunların tamamının AK Parti iktidarıyla başlamadığını, ancak AK Parti hükümetinin yeni kaygıları ön plana getirdiğini" de öne sürdü.

-KOMİTEDEKİ BİRÇOK MİLLETVEKİLİ TÜRKİYE'Yİ ELEŞTİRDİ-

Komitede Cumhuriyetçi Parti'nin en kıdemli üyesi Florida milletvekili Ileana Ros-Lehtinen AK Parti'yi "İslamcı parti" olarak nitelendirerek, "hükümetin, darbe planı iddialarıyla ilgili soruşturmada tartışmalı taktiklere başvurduğu ve medya kuruluşlarına baskılar getirdiği" gibi iddialar ile Türkiye'deki laikliğin geleceğiyle ilgili tartışmalara değindi.
"Laikliğin kalesi" olarak nitelediği ordunun, "kendi bünyesinde İslamcıların yükselişini engelleme yeteneğinin azalıyor göründüğünü" savunan Lehtinen, "bazı gözlemcilerin, Başbakan Erdoğan'ın Rusya Başbakanı Vladimir Putin'in yolunu izlediğinden şüphelendiğini" sözlerine ekledi.
Oturumda söz alan 20 kadar milletvekilinin çoğunluğu, Türkiye'yi, dış politika yönelimi, İran ve İsrail'e yönelik tutumu, Kıbrıs ile 1915 olaylarına dair tavrı ve dini özgürlükler, basın özgürlüğü, ABD ile ilişkileri ve Sudan'a ilişkin politikası gibi konularda eleştiren ve kaygı dile getiren ifadeler kullandı. 

-"ORTAKLIK SÜRMELİ, F35 SATIŞI GÖZDEN GEÇİRİLMELİ"-

AEI uzmanı Rubin de "AK Parti'nin Türkiye'yi kökünden değiştirdiğini ve giderek Orta Doğu'daki en aşırı uçlara yöneldiğini" iddia etti. 
Rubin, Amerikan yönetiminin, "Türkiye'ye F-35'lerin satışı kararını gözden geçirmesi, Türkiye'nin ileride Amerikan askerlerine İncirlik Üssü'nü kullanım izni vermemesi ya da çok fazla bedel istemesi gibi bazı ihtimalleri göz önünde bulundurarak, Romanya, Gürcistan ya da Azerbaycan gibi ülkelerde alternatif tesisler geliştirmesi, terör örgütü PKK'ya karşı mücadelede ise Türkiye'ye desteğini sürdürmesi gerektiğini" kaydetti. 
29.07.2010 10:44:35