İzleyiciler önünde seviştiler!

Sanatçı Şükran Moral, önceki akşam tüllerle çevrili bir yatakta bir kadın partnerle seks yaptı


Aynı düğünde iki erkekle evlenip gerdeğe girdiği video performansı geçen hafta Contemporary İstanbul’da sergilenen, kışkırtıcı işleriyle tanınan sanatçı Şükran Moral’ın önceki akşam Casa Dell Arte’de gerçekleştirdiği ‘Amemus’ performansıyla, izleyicileri ‘darmadağın’ etti.

Neyle karşılaşacaklarına dair hiçbir fikirleri olmayan, Şükran Moral’ın davet ettiği izleyiciler, önceki akşam Casa Dell Arte’ye adım atıncaya kadar neyle karşılaşacaklarını bilmiyorlardı. Kırmızı kumaşlarla kaplı koridordan geçip üzerinden beyaz tüller sarkan kırmızı yatağın önüne gelinceye kadar ‘alternatif bir şey’le karşılacaklarını tahmin ediyorlar ama seyircilerden birinin de dediği gibi ‘bu kadarını’ beklemiyorlardı.
Sahneye, daha doğrusu yatağa önce üzerine sadece sütyen ve tanga olan bir genç kadın geliyor, ardından ise aynı kıyafetler içindeki sanatçı Şükran Moral. Seyirciler biraz şaşırıyor ama mesele ‘performans’ olduğu için herkes ‘soğukkanlılıkla’ devamını bekliyor. Moral’la genç kadın önce öpüşmeye, sonra da aklınıza ne geliyorsa düpedüz sevişmeye başlıyorlar. Yatağın etrafında sıralanmış seyircilerin önce gözleri büyüyor, sonra da donup kalıyor. 

Dakikalar ilerledikçe performansın ateşi daha da yükseliyor, bir seyirci durumu şöyle özetliyordu: “Çok afedersiniz ama bayağı önümüzde ‘çatır çatır’ seviştiler. Yani çok afedersiniz ama eller, parmaklar, inleme sesleri filan... Kurgu değildi yani.”

Böyle bir performansa anlam veremeyen birkaç seyirci mekanı daha 10. dakikada terk ediyor. Bir başka seyirci de durumu “Çok utandım. Dönüp diğer izleyenlere bile bakamadım. Herkes şaşkına dönmüştü.” sözleriyle özetliyordu.

20 dakikanın sonunda “Performansımız bitmiştir” anonsu duyuldu. Bu sırada bir erkek, yüksek sesle “Biz de bittik” diyordu. Seyirciler mekandan ayrılırken performans hâlâ sürüyor; Şükran Moral ile partneri sevişmeye devam ediyordu.

'RAHATSIZ ETSİN İSTEDİM'
Sanatçı Şükran Moral yaptığım performansın tek bir amacının olmediğını belirterek “Genel olarak söylemek gerekirse, performans sanatının diline yeni bir söylem getirmek ve tabi ki her zamanki gibi tabuları yıkmak. Performansı izleyenlerin rahatsız olması benim amaçladığım bir şeydi. İnsanların rahatsız olmadığı, heyecan duymadığı, allak bullak olmadığı bir performans yapmayı zaten istemem.” diye konuştu.

ELEŞTİRMEN YORUMU
Ayşegül Sönmez (Radikal): Bence performansın en büyük başarısı, özel ve kamuya açık arasındaki sınırları belirsizleştirebilme cesaretini göstermesinde... Bu performans aklıma Marina Abramovic’in şu sözlerini aklıma getirdi: “Bizim gibi Batı kültürlerinde Doğu’dan farklı olarak fiziksel sınırlarımızın ötesine geçmeyi geliştirecek tekniklerden korkuyoruz.” Moral’ın performansı ise tam tersine, bedeni, kadın bedenini, ona atfedilen fiziksel sınırlarına geri döndürüyor. Kadın bedenini, izleyiciyi tahrik edeceği garanti jartiyer, kırmızı ruj, saten kırmızı çarşaflar gibi klişe öğelerle porno endüstrisi ürünlerinden de tanıdık bir şekilde göze getiriyor. Cinselliği örgütleyen egemen bakışın klişelerini bir galeride tekrar üretiyor. En önemlisi bir kadınla sevişerek bu eril bakışı, bir başka fallusun varlığıyla tehdit etmeyerek afiyetle doyuruyor. Yanılsamayı performansla ‘gerçek’ten üretmek yanılsamayı sandığımız gibi çoğaltmaz aksine bozabilir mi? İlginç olan nokta bu.

İZLEYİCİ YORUMU

Murat Sabuncu (Milliyet Ekonomi Müdürü): Teşhirin ve röntgenin sıradanlaştığı bir dünyada Moral’in performansı beni şaşırtmadı. Sanatçının çalışmasını, bu özelliklerimizin yüzümüze vurulması olarak algılıyorum. Birçoğumuz, twitter’da, facebook’ta yediğimizi, içtiğimizi, gezdiğimizi, gördüğümüzü biraz da abartarak teşhir etmiyor muyuz? Ya da kimilerinin hayatlarını aynı platformlardan izlemiyor muyuz? Yani röntgenlemiyor muyuz? Sanatçıyı eleştirecek olanlarda çıkacaktır. Benim önerim ‘Tükürürüm böyle sanata’ çizgisinin üstüne çıkmayı denemeleri...
Serfinaz Ergun (Habertürk): Şükran’ın tüm işleri acıtıcıdır. Gözümün önünde lezbiyen ilişkinin bire bir sergilenmesi bana biraz kaba saba geldi. Tüm performans boyunca mesaj aradım. Güncel sanattan anladığın bana bir şey düşündürmesi ve mesaj vermesidir ama o mesajı ulamadım.
İnci Aksoy (galerici): Çok cesur bir performans. Ama performansı sanat yapan ne, bu net anlaşılmadı.

KIŞKIRTICI PERFORMANSLAR
Sanatçı Şükran Moral’ın önceki akşam izleyici önünde bir kadınla seviştiği performansı, akla benzer performansları getirdi.
Performans sanatının öncülerinden Marina Abramovic, Alman performans sanatçısı Ulay’la (Uwe Laysiepen) birlikte tamamen çıplak halde Bologna’daki bir müzenin giriş kapısında 15 cm. aralık bırakacak şekilde karşılıklı dikilmiş ve müzeye gelenler onların çıplak vücutlarına sürtünerek içeri girebilmişti. Bu performans geçtiğimiz aylarda MoMA’da açılan Marina Abramovic retrospektifinde tekrarlanmıştı.

Japon performans sanatçısı Yoko Ono, Beatles’ın efsanevi solisti John Lennon’la 1969’da gazetecilere yatakta çıplak poz vermişti.

Carole Schneemann, ‘Meat Joy’ performansında 1964 yılında galeride çıplak bir grup dansçıyla gerçek etlerin, boyanın, sosis ve tavuk parçalarının içinde dans etmişti.

Valie Export, ‘Hyperbulie 1973’te elektrik kablolarının bulunduğu bir koridorda çarpılarak ve bayılarak yürümüştü. Viyana sokaklarında sinema kutusu diyerek boynuna astığı kutuya izleyicinin ellerini sokarak göğüslerine değmesini sağlayarak dolaşmıştı.