Chp Adana Milletvekili Tacidar Seyhan:

CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Abdullah Öcalan'la, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ise Yunan istihbarat başkanıyla yaptığı görüşmelere ilişkin soru önergelerine Cemil Çiçek tarafından verilen cevapların, bu görüşmelerin kabulü niteliğinde olduğunu söyledi

CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Abdullah Öcalan'la, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ise Yunan istihbarat başkanıyla yaptığı görüşmelere ilişkin soru önergelerine Cemil Çiçek tarafından verilen cevapların, bu görüşmelerin kabulü niteliğinde olduğunu söyledi.
CHP Adana Milletvekili Seyhan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında Meclis Başkanlığı'nı bir süre önce iki soru önergesi verdiğini hatırlattı. Bu önergelerden birinde MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın 20 Temmuz'da bölücü örgüt elebaşı Abdullah Öcalan'la İmralı'da bir görüşme yapıp yapmadığını sorduğunu kaydeden Seyhan, diğer önergede ise Başbakan Erdoğan'a, 19 Ekim tarihinde Edirne'nin Keşan ilçesinde Şapçı Otel'de Yunan İstihbarat Başkanı ile bir görüşme yapıp yapmadığı sorusunu yönelttiğini belirtti.
Bu soru önergelerinin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek tarafından cevaplandığını açıklayan Seyhan, bu cevapların basına da yansıdığını söyledi. Çiçek'in bugün bir basın açıklaması yaparak, Başbakan Erdoğan'ın Şapçı Otel'de yaptığı görüşmeye ilişkin önergeye verilen cevabın, basına yansıdığı gibi olmadığını söylediğini belirtti.
İki önergesine verilen cevapların metinlerini okuyan Seyhan, Başbakan'ın Şapçı Otel'de Yunan İstihbarat Başkanı ile bir görüşme yapıp yapmadığı ve görüşmenin içeriğine yönelik soruya Çiçek'in verdiği cevabın, görüşmenin kabulü anlamına geldiğini söyledi. Çiçek'in kendisine gönderdiği cevapta, "Sayın Başbakan'ın gerek yurtiçi, gerek yurtdışında yapmış olduğu görüşmeler, ilgili mevzuat ve teamüller çerçevesinde gerçekleştirilmektedir" ifadelerinin yer aldığına işaret eden Seyhan şöyle konuştu:
"Bir görüşme yapıldığını ancak bu görüşmenin ilgili mevzuat ve teamüllerle gerçekleştiğini söylüyor. Bana herhangi bir siyasetçi çıkıp söylesin. Bir Başbakan'ın, bir istihbarat başkanıyla, 3 gün kaybolduğu bir dönemde, bir otelde gizlice bir görüşmeyi neden yaptığını açıklamak zorundadır. Böyle bir teamül yok. Bir Başbakan eğer bir istihbarat teşkilatı başkanını kabul edecekse Başbakanlık'ta makamına çağırır ve öyle kabul eder. Bir otelde, üstelik Edirne Keşan'da, bir görüşmeyi basından, toplumdan
kaçırarak yapmış olmasının anlaşılabilir hiçbir yanı yoktur. Başbakan'ın muhatabı değildir. İstihbarat başkanıyla bir görüşme yapılacaksa bu görüşmeyi MİT Müsteşarı'nın yapması gerekirdi."
MİT Müsteşarı Fidan'ın 20 Temmuz'da Öcalan'la görüşüp görüşmediği sorusuna ise MİT'in verdiği cevabın Cemil Çiçek tarafından kendisine iletildiğini belirten Seyhan, bu cevapta, '2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve MİT Kanunu çerçevesinde görevlerine ilişkin faaliyetlerin gizli olarak belirtilmiştir' ifadelerine yer verildiğini dile getirdi. Seyhan, "Bu şudur. Biz bu görüşmeyi yaptık ama bu görüşme ilgili kanun çerçevesinde gizlidir denilmiştir. Bunu kamuoyunun dikkatine sunuyorum. İki görüşmenin
de kabulü cevabı gelmiştir. Öcalan'la ilgili görüşmenin içeriği iç güvenlik nedeniyle açıklanmayabilir ama Şapçı Otel'deki görüşme çok düşündürücüdür. Bir Başbakan'ın bir istihbarat teşkilatı başkanıyla ne görüşme yapıp yapamayacağını Türkiye'de devlet adamları çok iyi bilirler. Benim yadırgadığım nokta budur" şeklinde konuştu.
Seyhan, basın toplantısı sırasında 'Sayın Öcalan' ifadesini kullandığının hatırlatılması ve 'Dil sürçmesi miydi?' sorusunun yöneltilmesi üzerine, "Evet, dil sürçmesi. Onu kayıtlardan çıkartalım. Bu Türkiye'de çok kullanıldı ama ben içime sinerek hiçbir zaman kullanmadım. Kamuoyunun değer yargılarını aynen yüreğimde taşıyorum" diye konuştu.