Süreçte yaşananlar kaygı verici

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu, demokratik açılım sürecinde yaşanılanları kaygı verici olarak nitelendirdi. Kılıçdaroğlu, PKK'lıların teslim olması esnasında yapılan karşılamanın yanlış olduğunu ifade etti.

CHP Çanakkale İl Başkanlığı tarafından düzenlenen 'Cumhuriyet'in 86. Yıldönümünde Türkiye'nin Geldiği Nokta' isimli panele CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu konuşmacı olarak katıldı.
Çanakkale Belediyesi Sosyal Tesisleri'nde yapılan panelde CHP İstanbul Milletvekili Kılıçdaroğlu gündeme ilişkin yaptığı konuşmada hükümete yüklendi. Demokratik açılım sürecinde yaşanılanları kaygı verici olarak nitelendiren Kılıçdaroğlu, PKK'lıların teslim olması esnasında yapılan karşılamanın yanlış olduğuna değindi.
Böyle bir yöntemin şehit ailelerini derinden yaraladığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Şehit aileleri toplum olarak bizim baş tacı etmemiz gereken ailelerdir. Eğer biz Ankara'da rahat oturuyorsak, İstanbul'da, Çanakkale'de rahat oturuyorsak şehitlerimizin yüzü suyu hürmetinedir. Onlar sınır kapılarında, dağlarda, ovalarda mücadele verdiler. Ülkelerini savundular, ülkelerinin çıkarlarını savundular. Biz terörün sona erdirilmesi, doğu, güneydoğu sorununun bitirilmesi için en hazırlıklı partiyiz. İlk raporumuzu 1989'da vermişiz. Yazmışız, nasıl çözüleceğini söylemişiz. Daha sonra 1999'da yazmışız. Daha sonra 2001'de yazmışız. Bizim bütün söylemlerimizin birinci maddesi var. Bu ülkede analar ağlamasın deniyorsa, aksini söyleyen yok ki zaten. Temel koşulu ne birinci maddenin, 'terör örgütünün gelip koşulsuz silahlarını teslim etmesidir' bitti. Bu yapılmadığı sürece davulla zurnalı karşılama olmaz arkadaşlar. Böyle bir yolla olmaz. Ne yaparsınız toplumun vicdanını yaralarsınız. Toplumda kapanmayacak yaralar açarsınız. Toplumda ikili bir yapı yaratırsınız, insanları dost değil düşman yaparsınız. Eğer birilerinin tercihi ile bunu yapıyorsanız, ayrışma sürecini bitiriyorsunuz demektir. Biz demokratik açılımın ne olduğunu bilmiyoruz. Ben eminim bu salondakiler de bilmiyor. AKP milletvekilleri de bilmiyor. Bilenler kim ? Büyük bir ihtimalle Başbakan, İçişleri Bakanı, Amerika, belki birkaç ülke daha vardır. Affedersiniz bir de Apo. Ordan kendisi de söylüyor, sayın Baykal haklı diyor. Benim yol haritamı izliyor hükümet diyor. O nedenle diyorum Türkiye ciddi bir kırılma yaşıyor." dedi.
Ayrıca, Türkiye'deki seçimlerin daha özgürce yapılması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, CHP olarak siyasi partiler yasasının değişmesini istediklerini, daha demokratik bir siyasal yapılanma ve gençlerin siyasi partilere özgürce üye olup seçimlerde öne çıkmalarını arzu ettiklerini belirtti.
Türkiye'de yargının bağımsız olmadığını iddia eden Kılıçdaroğlu, "Yargının bağımsızlığından neden bahsetmediniz dediler. Yargıyı da bağımsız kılacağız. Yargıyı bağımsız kılmanın yolu nedir ? 1- Adalet bakanı ve adalet bakanı müsteşarı Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'na girmeyecek. 2- Adalet Bakanı Teftiş Kurulu, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'na bağlanacak. Bu da yetmez 3. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun ayrı bütçesi olacak. Para için gidip hükümete dilenmeyecek. Bunları yaptığınız zaman yargı bağımsız olur. Yargıyı AKP şimdi en son basamak olarak ele geçirmeye çalışıyor. Üniversiteleri ele geçirdi. Sendikaları ele geçirdi. Sivil toplum örgütlerini ele geçirmeye çalışıyor. Bakın sadece Memur Sen'in üyesi bu hükümet döneminde yüzde 700 arttı. Ne oldu da bu memurlar AKP yandaşı bir sendikaya gidiyorlar. Demek ki Türkiye'nin gündeminde örtülü faşizm var. Bir baskı var. Toplum baskı altında." diye konuştu.
Dinlenen telefonlardan hem vatandaşın hem de Ergenekon hakimlerinin rahatsız olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "Yurttaşlar telefon ediyorlar. Yolsuzluk dosyasını söyleyecekler. Korkuyorlar bizim telefonlarımız dinleniyor mu diye. Sadece yurttaşlarımız korkmuyor. Ergenekon hakimleri de korkuyor. Benim telefonlarımın dinlenmediğini kim söyleyebilir diyor. Bana söyler misiniz bunun adı bürokrasi midir ?"
Konuşması sonrasında partililerin sorularını cevaplandıran Kılıçdaroğlu, vatandaşların üstüne basarak dillendirdiği "Genel başkan olarak sizi görmek istiyoruz" sözünü tebessüm ederek karşıladı.
Şu an için ayrılmak ve bölünme zamanı olmadığını hatırlatan Kemal Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet Halk Partisi önemli bir süreçten geçiyor. Bu süreçte partinin içinde kavga yapmak, parti içinde çekişme yapmak, sen genel başkan olacaksın ben genel başkan olacağım tartışmasını başlatmak doğru değildir. Kan kaybetmeyeceğiz. Biz bir ideolojiye inanıyoruz. Biz yurt severliğe inanıyoruz. Biz mücadeleye inanıyoruz. Biz AKP kabusundan ülkenin kurtarılması gerektiğine inanıyoruz." dedi. Vatandaşların yoğun ilgisi ile karşılaşan Kılıçdaroğlu, salona giremeyen ve dışarıda kalan vatandaşlara da seslendi.