'Dağdan inmelerini anlayışla karşılıyoruz'

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 'PKK'nın artık terörden vazgeçme, dağa çıkmış olan insanların dağdan inip normal bir hayata dönmek için bir arayışa girmiş olmalarını memnuniyetle karşılıyorum' dedi.

Baykal, bu konuda iyi niyetle atılacak adımları desteleyeceklerini belirterek, ancak bunun Türkiye üzerinden yapılmış bir pazarlığın ön ödemesi olarak anlaşılmamasını istedi.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, memleketi Antalya'da sel felaketinin yaşandığı Kumluca ilçesine bağlı Beykonak beldesi, Beşikçi köyünü, Resiller mahallesi ile Yazır köyünü ve Olimpos tatil beldesini ziyaret etti. Ziyareti sırasında Baykal'a CHP milletvekilleri Osman Kaptan, Atilla Emek ve Tayfur Süner, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, oyuncu Berhan Şimşek, Mehmet Sevigen ile partililer eşlik etti.

Baykal, Beykonak'ta selden zarar gören seraları gezdikten sonra belde merkezinde vatandaşlarla sohbet etti. Daha sonra gazetecilere açıklama yapan Baykal, bir soru üzerine, PKK terörünün artık bir siyasi mücadele yöntemi olarak sürdürülebilir olmadığının ortaya çıktığını söyledi.

ABD, Irak'tan çekildikten sonra Türkiye'nin, oradaki terör örgütü varlığını kabul etmesinin mümkün olmayacağına işaret eden Baykal, "PKK artık sınıra gelmiştir. PKK terörü artık geri tepmeye başlamıştır. Bu işe bir son vermenin kaçınılmaz olduğu artık ortaya çıkmıştır. PKK'lılar tarafından da bu gerçeğin kabul edilmekte olduğunu görüyorum. PKK'nın artık terörden vazgeçme, dağa çıkmış olan insanların dağdan inip normal bir hayata dönmek için bir arayışa girmiş olmalarını memnuniyetle karşılıyorum. PKK'lı teröristler artık silahı geçici olarak değil nihai olarak bırakmalılar, silahlı mücadeleden vazgeçmeliler. Silahla bir yere varılamayacağını görmelidirler. Türkiye'de toplumun içinde kendilerine bir yer tutmaya çalışmalıdırlar. Terörle Türkiye'yi tehdit etmenin kabul edilebilir hiç bir tarafı yoktur. O nedenle PKK terörünün sorumlularının, İmralı'daki Kandil'deki sorumluların bu konuda yeni bir döneme geçme kararını almış olmalarını umut ediyorum ve atılacak adımları memnuniyetle karşılıyorum" dedi.

Ancak bu durumun, Türkiye üzerinden yapılmış bir pazarlığın ön ödemesi olarak anlaşılmamasını isteyen Baykal, "Yani bazı insanlar dağdan indi diye, Türkiye yanlış istikamette toplumumuzu ayrıştıracak, etnik temelde toplumumuzu bölecek yanlış uygulamaların içine sürüklenmemelidir. Silahlı terörden vazgeçmelerinden memnuniyet duyarız ama karşılığında Türkiye'nin huzurunu, dayanışmasını sarsmaya yönelik adımlar atılmasını, böylesine tavizler verilmesini doğal karşılamayız. Türkiye'nin üzerinde kimsenin pazarlık yapmaya hakkı yoktur. Bir pazarlık yapıp sonra bu pazarlığın ilk ödemesi diye bazılarının silahlı mücadeleden vazgeçmesini, kamuoyumuzun tavizleri vermek üzere yönlendirilmesi için bir bahane haline getirilmesini kesinlikle uygun görmeyiz." diye konuştu.

"Terör bitecektir, uluslararası şartlar ve bölgenin şartları bunu zorunlu kılmaktadır." diyen Baykal, bunun idrak edilmesinden memnuniyet duyacaklarını, idrak edenlere de yardımcı olmak istediklerini ifade etti. İyi niyetle atılacak adımları memnuniyetle karşılayacaklarını kaydeden Baykal, ama bunun Türkiye'nin ulusal bütünlüğü üzerinde bir pazarlık sonucunu doğuracak gelişmelere yol açmasını kabul etmeyeceklerini söyledi. Bir süreden beri açılım politikasıyla bir şeyler yapılmak istendiğini belirten Baykal, şöyle devam etti:

"Biz Türkiye'yi ayrıştıracak politikalara engel olacak bir tavır takındık. Şu ana kadar da başarılı olduk. Eğer kafasının arkasından iktidar, Türkiye'yi ayrıştıracak bazı politikaları hayata geçirmeyi planladıysa bile, bunu hayata geçirememiştir. CHP'nin takındığı tavır çok belirleyici olmuştur. Şimdi PKK artık iniyor, biz de bir şeyler yapalım diyerek, kabul edilemez. Türkiye'yi ayrıştıracak, bizi etnik temelde ayrıştırılmış bir toplum haline getirecek adımlar atılmamalıdır. Umarım bu böyle bir pazarlığın ön ödemesi değildir, kamuoyunun yönlendirilmesi ve yeni tavizlerin verilmesi için uygun ortam yaratmak üzere uygulanan bir politika değildir, eğer öyleyse buna karşı mücadelemizi sürdürürüz."