Osman Durmuş'tan Akdağ'a suçlama

Osman Durmuş, Sağlık Bakanlığı'yla ilgili öyle bir iddia ortaya attı ki kafalar yine karıştı. İşte Durmuş'un o iddiaları;

Osman Durmuş'tan Akdağ'a suçlama
Sağlık eski bakanlarından MHP Milletvekili Osman Durmuş, domuz gribi aşısıyla ilgili ilginç iddialarda bulundu. Durmuş, Türk insanının kobay olarak kullanılacağını, aşı Türkiye'de üretilebilecekken rant için dışarıdan alındığını iddia etti.

MHP'li Osman Durmuş, TBMM'de Afyon Milletvekili Abdülkadir Akcan ve Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoy'la birlikte gerçekleştirdiği basın toplantısında, domuz gribi aşısıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Durmuş, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın Şubat ve Mart aylarında grip aşısı yapılmazsa 21 milyon kişinin hastalanacağı ve 5 bin 300 kişinin öleceğini açıkladığını, bunun ise kehanet anlamına geldiğini öne sürdü.

Durmuş, domuz gribi aşısının tehlikeli olmadığını söyledi. Mevsimsel enfeksiyonların daha tehlikeli olduğunu anlatan Durmuş, "Tüm dünyada son bir yılda domuz gribi nedeniyle ölen hasta sayısı 4 bin 500. Domuz gribinin daha hızlı yayıldığı halde mevsimsel gripler kadar korkutucu ve öldürücü değil. Aşının gerekliliği, etkinliği ve hem de öldürücü ve felç edici etkileri bilim çevrelerinde bir isteksizliğe ve karşı çıkışa yol açmıştır. Bakanlığın satın aldığı Smith Klein, Pastör ve Novartis'in aşılarında alüminyun ve skualen maddesinin bulunması ve aşının yumurta aşısı olması, yan etkilerinin yüksek olmasına sebep olmaktadır. Medeni ülkelerde ilaç, aşı üretildikten sonra laboratuarda etkinliği, yan etkileri biyolojik olarak hayvan deneyleri ile güvenirliği test edildikten sonra insan uygulamalarına faz1 ve faz2 geçilir. Aşılarda faz1 uygulama daha çok üçüncü dünya ülkelerinde gönüllüler ve özendirme karşılığı yapılır. Faz2 geri kalmış ülke insanları üzerinde denenir. Türkiye'ye alınan bu aşıların henüz faz1 sonucu yoktur. Yani bizim insanlarımız denek olarak kullanılacak. Bakan Akdağ, açıklamasında Amerika'da gönüllüler üzerinde yapılan bu deneysel testler için, Amerika'da aşılama başladı diyerek yanlış bilgi veriyor. Bu davranışı ahlaki bakımdan sorgulanmalıdır. Ülkemiz insanını üçüncü dünya ülkesi vatandaşı gibi kobay olarak kullandırmak bakana ne gibi bir itibar kazandıracaktır?"

"HASTALIK ABARTILIYOR"

Durmuş, bazı kesimler tarafından domuz gribi tehlikesinin Türkiye'de kasıtlı olarak abartılarak toplumun korkutulmaya çalışıldığını ileri sürdü.

Bunların başında okulların tatil edilmesi ve eğitimin TV'den verilmesi projelerinin geldiğini ifade eden Durmuş, "Vaveylaya gerek yoktur. Bakanlık öğrenciler için zehirli ilaçlama araçları yerine tüm okullarımıza lavabolara sıvı sabunluklar yerleştirmeli. El yıkama, ağız ve gözün korunması ile ilgili hijyenik bilgiler basın yayın yolu ve okullardaki eğitimle öğrencilerimize, halkımıza verilmelidir. Milli Eğitim Bakanı, orta öğretim müfredatına ilk yardım ve sağlık bilgileri dersi koymalıdır." önerilerinde bulundu.

Bakan Akdağ'ın açıkladığı domuz gribi aşısı için ödenecek 500 milyon TL ile 25 hastane yapılabileceğini kaydeden Osman Durmuş, "Paniğe de aşıya da büyük bir ihtiyacımız yoktur. 40 milyon kişi aşılanarak ne fayda umulmaktadır? Bakanın insanları zorla aşı olmaya çağırması ve korkutması ne kadar doğrudur?" değerlendirmesinde bulundu.

Durmuş, kendisinin ve ailesinin gripten koruyucu önlemlerle korunacağını, ancak domuz gribi aşısı olmayacaklarını söyledi.

"ÇOCUKLAR VE HAMİLELER KULLANMASIN"

Durmuş, aşının özellikle bazı risk gruplarında kullanılmasının sakıncalı olduğunu kaydetti. Bunların başında küçük yaştaki çocuklarla hamile kadınların geldiğini aktaran Durmuş, "Bazen yandaş bilim adamları oluyor. Domuz gribi aşısını bazı firmalar 4 yaşına kadar yasaklıyor. 4 yaşına kadar çocukların kullanması yasaksa ben tüm hamilelerin kullanmaması gerekiyor." dedi.

Öte yandan toplantıda konuşan eski bakanlardan Abdülkadir Akcan da Türkiye'nin her yıl 500 milyon TL'lik aşı ithal edeceğini belirterek, bu aşının Türkiye'de de üretilebileceğini iddia etti. Akçan, ülkenin tüccar zihniyetiyle yönetildiğini, buna insan sağlığının bile kurban edildiğini savundu.